Evlilik Sorunlarını Hafifletecek 10 Adım

Evlilik Sorunlarını Hafifletecek 10 Adım


03.01.2019


Henüz bir psikoloğun kapısını hiç çalmamış olabilirsiniz. Bunun için geç kalmış sayılmazsınız. Evlilik terapisine başvurmadan önce, daha evvel bizimle çalışmış çiftlerin ilişkilerini sağlıklı hale getirmede kullandıkları bazı ipuçlarını burada okuyabilirsiniz. Sizler için Klinik Psikolog, Aile Danışmanı Ali Bıçak bir araya getirdi.

1. İletişimin Gücüne İnanın

Kızgınken eşinizi bir düşman gibi görme eğiliminde olursunuz. Karşınızdakini düşman olarak görmek, onunla savaşmanızı getirir. İnatlaşır ve saldırı ya da savunmacı davranabilirsiniz. İkiniz bu ilişkinin mimarısınız. Kızgınken konuşmak yerine, sakinleştiğinizde eşinizin sizi nasıl etkilediğini onunla konuşun. Rahatsız olduğunuz konuları açıkça ifade edin. Onun sizin nasıl etkilendiğinizi bilmeye hakkı var. Böylece kendini değiştirme fırsatı bulabilir, farkındalığı artabilir.

2. Birlikteyken Uyanık Olun

Çiftler birlikteyken bir birilerini görmezden gelme eğiliminde olurlar. Eşinizin yüzündeki ifadeleri, sözlerini dikkatle ve farkındalıkla takip edin. Onun ne hissettiğini ve onun size ne hissettirdiği noktasında farkındalığınızı artırın. Bilinçli farkındalık, neyin sizi üzdüğü, kızdırdığı ya da korkuttuğu noktasında gözlerinizi açar.

Birlikteyken çevrenizdeki telefon, tablet, bilgisayar ve televizyon gibi uyarıcılar bir birinize dikkat etmenizi engeller. Birlikteyseniz bütün bunları bir kenara bırakmalısınız. Eşinize ilişkinize odaklanmanız, onun ihtiyaçlarını görmeniz, ona sarılmanız birçok durumda iyi gelir.

3.  İltifat Marifete Tabidir Demeyin

Eşinizin olumlu yönlerini fark edin ve onu övün. İltifatlarınız gerçekçi ve samimi olsun. Kendini ihmal edilmiş hisseden taraf için herhangi bir iltifat almak, serum gibi gelir. İltifatlar bir ilişkinin canlanmasına, birçok sorunun çözümüne yardımcı olur.

Psikoterapist Ali Bıçak, evlilik sorunları için, eşlerin birbirini övmesi, ne kadar sevildiğini hissettirdiğini söylüyor. Sevgi ile olumlu değişimler yakalamak son derece mümkündür. İlişkinizi canlı ve sağlıklı kılmak istiyorsanız, eşinizin olumlu yönlerine odaklanın. Ve bunları ona gösterin.

4. Cinsel Yakınlaşmalar Dışında Birbirinize Dokunun

Evliliğin ilk yıllarında cinsel yakınlaşmalar sıkça yaşanır. Zaman ilerledikçe, çocuk sahibi oldukça, bu yakınlaşmalar azalabilir. Çoğu çift, anne baba rolünü baskın olarak kullanmaya başlar. Eş rolü tozlu raflara kaldırılır. Evlilik terapisi cinsellik konusunda evlilik sorunlarının etkisini araştırır.

Cinsel isteksizlik çoğu zaman ilişkideki çatışmaların sonucu olduğu gibi sebebi de olabilir. Cinsel terapi alanında uzman, aynı zamanda evlilik terapisti olan Klinik Psikolog Ali Bıçak, evlilik ve cinsel sorunların birbirini tetiklediğini söylüyor. Cinsel yakınlaşma ilişkinin sağlığını ölçen bir termometre gibidir. Çatışmalardan dolayı duygusal yoksunluk ve acı, cinselliği mümkün kılmaz.

İlişkideki çatışmalar ve çözümlenmemiş olumsuz duygular evlilik terapisi ile ele alındığında cinsellik de düzelmeye başlar. Tabi ki evlilik terapisi faydaları zamanla ortaya çıkar. Eşlere tavsiyemiz, duygusal sorunlarını dile getirebilmeli, birbirlerine yakınlaşmalı, cinsel birleşme amacı gütmeksizin dokunup sarılabilmeleridir. Sadece cinsellik talebi ile dokunmak, yakınlaşmak işleri daha da kötüleştirebilir. Cinsellik için uygun zaman ve koşulu bir birinize yaratmalısınız.

5.  Küçük Şeyler Bütünü Tamamlar

İlişkinizi canlı ve sağlıklı tutabilmenin yolu bir birinize küçük sürprizler yapmakla mümkün olur. Küçük jestler, eşinizi gün içinde aramak, halini hatırını sormak, ilgilenildiğini ve önemsendiğini hissettirecek mesajlar atmakla başlayabilirsiniz.

Önemli ve büyük bir hediye her zaman gelmez. Olanaklar küçük şeyleri daha kolay yapmanızı mümkün kılar. Küçük ama sürece yayılmış sürprizler yılda bir yapılan büyük bir sürprizden daha etkili ve kalıcıdır. Sık sık bir birinize küçük sürprizler yapın.

6. Birlikte Gelişip Birlikte Büyüyün

Çoğu kadın ve erkek, ilişkilerinin ilk yıllarını özlemle anar. Balım-cicim aylarında gerçekte birbirinizi olduğunuz gibi göremezsiniz. Hayalinizdeki eş gerçekte olanla zamanla çelişebilir ve hayal kırıklığına kapılabilirsiniz. Her yeni günde, hem kendiniz hem eşiniz hem de ilişkiniz değişir. Eşinizin bir zamanlar olduğu gibi olmasını beklerseniz geçmişte sıkışırsınız. Bugün iyi olmak için neler yapabilirsiniz ona odaklanın. Kendinizi ve ilişkinizi geliştirmeye ve değişime odaklanın. Hep aynı kalamazsınız. Her şey zamanla değişir ve son bulur. Değişime direnmeyin. Değişen iki şey üzerinde değiştiğinizi kabullenin.

7.  Evlilik Sorunları İlişkinin Canlı Olduğunu Kanıtlar

Kimse ilişkisinde kavga olsun, hır gür olsun istemez. Evlilik terapisti ne sorar diye merak ediyorsanız, en son kavganızdan bahsetmenizi isteyebilir. Sizi evlilik terapisine getiren olay çatışmalarınızın bir özetidir. Asıl sorun çatışmalara duyarsız kalmak, sessiz kalmak ve problemleri inkâr etmektir. İlişkinin rayına girmesi, kızgınlıkların, kırgınlıkların ve üzüntülerin açığa çıkarılması ile mümkündür. Duygu odaklı çift terapisi eşlerin duygularını açığa çıkarmalarına destek olurken, birbirlerine empatik olabilmelerini amaçlar.

Evlilik terapisi öfke kontrolü kazanmada etkilidir. Duyguları hissetme ve yansıtmada yaşanan uyumsuzluklar, seans odasında ele alınır, böylece çift uyumsuz döngüsünün farkına varır.  Çoğunlukla duygulardan kaçarken düşüncelerin etkisinde kalıyoruz. Düşüncelerimiz olumsuz ve otomatik biçimde bizi etkilemekteyken, hissettiklerimizi kaçırıyoruz. Oysa düşünceleri ele alabilseniz ve çarpıklıklarını görüp gerçekçi düşünceler ile değiştirebilseniz olumsuz duygularınızın değiştiğini görebilirsiniz.

8.  Sağlıklı Bir İlişki İçin Ben Dili Kullanın

Çoğu çift birbirlerini eleştirip suçlarken, karşısındakini savunmaya sürükler. İşaret parmağımız karşımızdakini yönelirken, diğer üçü kendimize bakar. Kullanacağınız ‘sen’dili karşıya eleştiri ve suçlama olarak yansır. Bu yüzden, eleştiri ve suçlamadan kaçınmak için ‘ben’ dili kullanmaya özen gösterin. Kendinize, kendi duygu ve düşüncelerinize yönelirken karşınızdakini savuma yerine sizi anlamaya yönlendirmiş olursunuz.

Antalya Psikoloji Enstitüsü kurucusu, klinik psikolog Ali Bıçak, iletişim kurduğunuz kişinin nasıl biri olduğunu ne düşündüğünü ne söylediğini ve ne yaptığını ifade etmenin çatışmaya zemin hazırladığını dile getiriyor. ‘Sen bunu yaptın, böyle konuşuyorsun, böyle önemsemiyorsun’ yerine, ‘ben böyle hissettim, böyle düşündüm’ şeklinde ‘ben’ ifadelerini kullanmaya davet ediyor. ‘Ben’, ‘sen’ ifadesine göre karşımızdakini empatiye yöneltir. Bu tür cümleler iletişimde diyaloğu açmanın anahtarıdır.

9.  Kesin Konuşmayın

Kesinlik ve mutlaklık içeren kelimeler vardır. ‘Hiçbir zaman eve erken gelmedin.’ ‘Çocukla böyle konuşmamalısın.’ ‘Her zaman böylesin.’ ‘Asla beni düşünmüyorsun.’ Her zaman, hiç, asla ve meli-malı ile başlayan ve devam eden ifadelerden uzak durun. Kesin konuşmak başka olasılıkları göz ardı etmenize neden olur. Bu ifadeleri duyan eşiniz muhtemelen savunmaya geçecektir. Savunma, karşı savunmayı doğurur. Böyle konuştukça, eşiniz sizi dinlemek yerine, kendini savunmak zorunda hisseder. Düşünün eleştirildiğinizde siz ne yaparsanız eşiniz de onu yapacaktır. Çatışmanın içinde bulursunuz kendinizi.

10. Evlilik Sorunlarınız İçin Okuyun

İlişki ve evliliklerle ilgili yazılmış birçok eser bulabilirsiniz. Psikoloji ve evlilik terapisi ile ilgili okumalar hem ilişkinizin sağlığını korumanıza hem de farklı çözümler bulmanıza yardım eder. Size birkaçını burada önermek istiyoruz. Evlilik terapisi Irwin Yalom tarafından kaleme alınmış bir kitaptır. Bu kitap her ne kadar uzmanlara yönelik de olsa, burada yazan evlilik sorunları ve çözümleri size ışık tutabilir. Evlilik Terapisi kitap önerilerimiz arasında, ‘Evliliği Sürdürmenin 7 İlkesi’ ni okumalısınız. Bu kitapta evlilik sorunlarına farklı bir bakış atabilir, kendi sorunlarınıza çözümler bulabilirsiniz. David Burn’un İyi Hissetmek adlı eseri düşüncelerinizi nasıl fark edip değiştirebileceğinizi anlatıyor. Hak Ettiğiniz Aşkı Yaşayın ile aşk ve yakınlık içeren ilişkilerde yönelimlerinizi fark edip, ilişkinizin dinamiklerini anlayabilirsiniz. Kendiniz olmanızı engelleyen 5 yara adlı eser, çocukluk yaralarının bizi nasıl etkilediğini anlatıyor.

Klinik Psikolog Ali Bıçak